11 Ekim 2019 Cuma

HEİDİ’NİN KIRMIZI PABUÇLARI


 

HEİDİ’NİN KIRMIZI PABUÇLARI

Bir gurup arkadaş köylerdeki ihtiyaç sahibi çocuklar için bir kampanya düzenlemeye karar verir. Ulaşabildikleri köy okullarında ki çocuklara ayakkabı temin edeceklerdir. Duyurdukları çevrelerinden olumlu geri dönüş alırlar, birçok kişi bu güzel harekete destek olma sözü verir.

Kampanyanın simgesi bir çift kımızı pabuçtur.

Hevesle çalışmaya başlar arkadaşlar, bu güzel kampanya için. Beklediklerinin çok üzerinde destek görmüşlerdir. Alınan yardım sözlerinin ardından köy okulların öğretmenlerine ulaşırlar, ihtiyaç sahibi çocukların listesini ve ayakkabı numaralarını isterler.     Çocuklara kırmızılı, allı pullu süslü ayakkabılar göndermek istediklerini anlatırlar.

Aldıkları cevap oldukça ilginç ve acıdır.

-Gayretiniz için çok teşekkür ederiz. Gerçekten ayakkabıya ihtiyacı olan çok öğrencimiz var ama lütfen ayakkabılar anlattığınız gibi renkli ve süslü olmasınlar. Zira buraların iklimi ve alt yapısı böyle ayakkabılar giymek için uygun değil. Sağlam yapılı koyu renkli ayakkabı ve botlara çok ihtiyaç var…

***

Heidi çizgi filmini izlemeyen veya kitabını okumayan çok az çocuk vardır her halde. Çizgi filmde neşeyle koşup oynayan, keçi gibi hoplayıp zıplayan Heidi’nin çıplak ayakları hiç dikkatinizi çekti mi bilmem ’Çok daha fakir olan Peter’in kaba saba da olsa ayakkabıları varken Heidi çıplak ayakla koşar. Kitapta rahatça koşup oynayabilmek için ayakkabılarını ve giysilerini çıkarıp attığı anlatılır.

Geçtiğimiz senelerde bir yazar Heidi’ni ayaklarının çıplak olmasının aslında bir sembol olduğunu ve Johann’a Spyri’nin bu göndermeyle, İsviçre’de bir zamanlar yaşanan Köle çocuklar-Veridinkinde gerçeğine işaret ettiğini iddia eder.

Heidi’nin çıplak ayaklarının özgürlüğü mü yoksa köleliği mi sembolize ettiği tartışmalı lakin köle çocuklar gerçeği buz gibi bir hakikat.

1789’da İsviçre’de 14 yaşından küçük çocukların çalışması yasaklanır. Bir süre sonra belki bu açığı kapatmak için bilerek, belki de iyi niyetle başlayan bir uygulama aslından uzaklaşarak, büyük bir kötülüğün kapılarını aralar.

Anne babaları suç işleyen ya da kendileri suçlu olan, anne babaları ölen ya da ayrılan, ebeveynleri borçlu olan çocuklar sahip çıkılmak! Üzere kiliseler aracılığı ile toplanır, papazlar tarafından evlatlık! Olarak çiftlik sahiplerinin yanına verilir.

Çocuklar burada karın tokluğuna bile değil aç karnına çok ağır şartlar altında çalıştırılır. Bir daha onları arayan soran olmaz. Zira bunlar suçlu ya da borçlu anne babaların kurtarılmış(!) çocuklarıdır.

 Birçoğu ağır yaşam koşullarından dolayı ölür, sorgusuz sualsiz gömülür. Kalanlar hayvanların yanında ahırda yatar, sabahın köründe kalkar tarla işleri ve hayvanların bakımını yapar, çuvaldan bozma giysiler giyer, kuru ekmeğini soğuk suyla ıslatarak karnını güya doyurur(!).  Dayak yerler, cinsel istismara uğrarlar, ölenler ölür kalanlar İsviçre ekonomisine ve çiftçilerine(!) katkıda bulunmaya devam eder…

Bu çocuklar hemen hemen her zaman çıplak ayaklıdır. Zira iki yılda bir verilen ayakkabıları çocukların çabucacık büyüyen ayaklarına küçük gelir veya yaşam şartları yüzünden parçalanır. Johanna Spyri Heidi’nin şahsında bu çıplak ayaklı çocuklara selam gönderir.

Bu durum 1960 ‘lı yılların başına kadar sürer ve 1974 yılında da resmen yasaklanır.

İsviçre halkı zor da olsa bu gerçekle yüzleşir ve 11 Nisan 2013 de devlet resmen bu çocuklardan ve ailelerinden özür diler. Daha sonra sağ kalanlar veya ailelerinde tazminat verilmesi üzerine çalışmalar yapılır.

***

 

Bu gün Dünya Kız Çocukları günü.2012 Yılında Birleşmiş Milletler kararıyla 11 Ekim Dünya Kız Çocukları Günü olarak kabul edildi. Bu gün kız çocuklarının cinsiyetlerinden ötürü uğradıkların ayrımcılığa karşı farkındalığı arttırmak üzere kutlanıyor.

Dünya üzerine ve ülkemizde milyonlarca kız çocuğu halen ucuz tarım iş gücü olarak kullanılıyor. Ayrımcılığa uğruyor eğitim hakkı engelleniyor, çocuk yaşta evlenmeye zorlanıyor. Cinsel ve duygusal istismara uğruyor, yakınlarından şiddet görüyor.

Dünyada gelişmekte olan veya geri kalmış ülkelerde durumları çok daha vahim.

Batı ülkeleri bir nebze de olsa geçmişte ki ayıplarıyla yüzleşip telafi etme yoluna gidiyorlar. Maalesef bizde gelenek ve görenekler halen kız çocuklarının önüne engel olarak çıkarılıyor ve bu konuda farkındalık istenen seviyede değil. Eğitim imkânları fakir ailelerde erkek çocuklar içinde çok iç açıcı değil ama kızlar çocuklar için durum daha vahim.

Son senelerde biz nebze de olsa kızların eğitime ulaşma imkânlarında bir iyileşme var mı? Emin değilim.

Ama bizde de kızının okula gidebilmesi için, kendi imkânlarıyla 14 kilometre yol yapan koca yürekli bir baba var. Ellerinden öpülesi bu koca yürekli baba gelecek adına ümitlerimi yeşertti doğrusu…



29 yorum:

  1. Özel günün güzel yazısı:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkür ederim.Kızı çocuğu olana her gün özel sanırım :))

      Sil
  2. Şu insanlığın yatacak yeri yok.

    YanıtlaSil
  3. Umutsuz olmak istemiyorum ama kız çocukları ile ilgili günden güne eriyor umurlarım

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Benim de de bazen umutlarım yeşeriyor.bazen dibe vuruyor. Bilmem, her halde umutlu olmak yine de en iyisi :)

      Sil
  4. ayy heidi nin ayakları ha hiç duymadıydım, sonraki anlattıklarını da. ilginç konular buluyon seeen, post truth da öyleydi :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ay teşekkür ederim.Farklı kaynaklara bakmayı seviyorum.Akademik makaleleri de.Öyle olunca da ilginç şeyler denk geliyor :))

      Sil
  5. çıplak ayaklarını hep dağ bayır koşmasından sanmıştım, ayakkabı dayanmaz malum.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kitapta öyle anlatılıyor zaten.Johanna Spyri Heidi’nin şahsında bu çıplak ayaklı çocuklara gönderme yaptığı yeni konuşulmaya başladı :)

      Sil
  6. Konuyu çok farklı işlemişsin. Sürükleyici ve merak uyandırıcı anlatımın sayesinde soluksuz okuduk yazıyı. Umarız geçmişteki ve günümüzdeki acılardan ders çıkarılır, bütün çocukların kırlarda özgürce koştukları bir dünya yaratılır. Selamlar..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Aynı acıları yeniden ve yeniden insanlık birbirine yaşatmaya devam ediyor maalesef.Ben de umuyorum ki acılardan ders çıkaracak olgunluğa erişiriz insanlık olarak...

      Sil
  7. Zulm insanlık tarihi ile yaşıt, çocuklarında bu zulme maruz kalmaları içimizi acıtıyor.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ah ah...Aslında kendi geleceği olan çocuklarına bu insanoğlunun yaptığı...

      Sil
  8. Heidi'nin ayakları hakkında ben de okumuştum, şaşırmıştım. Kız çocuğu olmak zor bu ülkede, geri kalmış ülkeleri düşünemiyorum bile. Kadın Hakları dersinde hocamız "Kadın hakları diye bir kavramın ortaya çıkmasını gerektiren, eşit haklara sahip olmamıza rağmen bu hakları kullanabilmemiz için kanun çıkarılması gereken dünya utansın." gibi bir cümle kurmuştu -tabii onunki daha etkiliydi-. Ne kadar haklı.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hocan ne kadar haklı.Var olan hakları bile kullanamayan ülke olmak ne acı :(

      Sil
  9. İsviçre için kara bir leke. Evet ben de duymuştum bunu. Şimdi yine söz "Ne varsa Anadolu insanında var" demeye gelmiyor mu ? Geliyor.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Batı ülkeleri suçları ve hatalarıyla yüzleşmekte daha başarılı.O yüzleşmeyi yapamadığımız için, kendimizi biricik ve kusursuz görüyor olabilir miyiz acaba ? diye düşünmeden de edemiyorum doğrusu...

      Sil
  10. Heidi ile ilgili konuyu hiç bilmiyordum, öğrenmiş oldum teşekkürler. Kız çocuklarının, kadınların ezilmesi ise zulüm olan her yerde en önce ortaya çıkıyor. Umalım ki gelecek daha iyi bir dünya getirsin. Sevgiler.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet haklısınız.İnsan haklarının zayıf olduğu her yerde en önce zarar gören çocuklar ve kadınlar oluyor...

      Sil
  11. Evet sorun salt kadın hakları değil zaten.Zayıf ve aciz olanın haklarının korunması...

    YanıtlaSil
  12. Johanna Spyri’nin yaptığı gönderme takdire şayan. Bu gerçeği bu yaşta idrak etmemiz de bizim eksiğimiz. Bilgilendirme için teşekkürler. Vicdanı körelmiş insanlar oldukça kız çocuklarının gördüğü zulüm bitmeyecek görünüyor.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Vicdanı körelmiş insanlar hep var olacaktır,belirleyici olan vicdanlı insanların yaptıkları olacak galiba...

      Sil
  13. Birkaç yıl önce Heidi nin gerçek hikayesini okumuş ve çok sarsılmıştım İsviçre gibi bir ülkede yaşanan bu drama.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Heidi belki bir kurgu ama Verdingkinder gerçeğinin bu kadar yakın dönemlere kadar sürmesi sürebilmesi çok acı.Daha da acı olan, günümüzde bile çok daha korkunç hikayelerin yaşanması :(

      Sil
  14. Heidi izledim ama ayaklarının çıplak oldugunu ilk defa sizden duydum ama o çizgi flimdi etrafımızda o kadar çok güzel insan varki yazınızın başında köylerde egitim gören çocuklar için yardım kampanyası fikri ile bir araya gelen kişilere çok teşekkür ediyorum iyi varsınız güzel yürekli insanlar Sagolun varolun

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. O güzel insanlar hatırına dünya dönüyor galiba :)

      Sil
  15. İyi insanlar var oldukça umudum hep var olacak...İki kız çocuğu annesi olarak farklı okudum yazınızı.Teşekkür ederim.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ne güzel...Kız çocuk annesi olmak büyük şans bence :))

      Sil